img
Mâtürîdî’de Delâletü’ş-Şâhid Ale’l-Gâib Metodu Açısından Âhiretteki Ödül ve Cezanın Mahiyeti   
Yazarlar
 Nail KARAGÖZ Nail KARAGÖZ
Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi, Türkiye
Özet
Kelamcıların büyük çoğunluğu doğru haber, sağlam duyular ve sağlıklı çalışan aklı bilgi kaynakları olarak kabul etmektedirler. Aklın bilgi kaynakları arasında sayılmasına bağlı ola- rak pek çok konuda akla dayalı delillendirme yoluna gidilmiştir. Adı geçen bilgi kaynaklarını ilk defa eserinde ele alan kelamcının Mâtürîdî olduğu bilinmektedir. O, Kitâbü’t-Tevhid’in he- men başında bilgi edinme yollarını doğru haber, sağlam duyular ve akıl olarak belirlemiş ve etraflıca işlemiştir. Mâtürîdî, aklın kullanımını daha çok istidlâl terimiyle karşılamaktadır. O, itikadi konulardaki görüşlerini doğru haber ve duyu bilgisiyle birlikte istidlâlin pek çok tü- rüyle delillendirmiştir. Bunlara ahiretle ilgili konularda da dâhildir. İstidlâlin bir türü olan delâletü’ş-şâhid ale’l-gâib, Mâtürîdî tarafından hemen her konunun delillendirilmesinde kul- lanılmıştır. Delâletü’ş-şâhid ale’l-gâib metodunun pek çok tanımı yapılmıştır. Ancak üzerine inşa edildiği yapıyı anlaşılır bir şekilde şöyle ele almak mümkündür: İnsanoğlunun kavraya- mayacağı, hakkında kesin bilgi sahibi olamayacağı alanlar vardır. “Gayb” olarak adlandırılan bu alanlar ontolojik farklılıkla ilgili olabileceği gibi zaman ve mekân farklılığından kaynaklı da olabilir. İnsanlarla Allah’ın farkı ontolojik farklılıktır ve Allah insanlar için ontolojik gayb- dır. Henüz yaşanmamış olaylar zaman açısından gayb iken söz gelimi dağın ötesinde olup bi- tenler mekân farkına dayalı gaybdır. Ontolojik gayb olan Allah’ın sıfatlarının insan tarafından tam anlaşılması (idrak) mümkün değildir. Bunun için pek çok kelamcı özellikle Allah’ın sıfat- larının anlaşılır hale getirilmesinde delâletü’ş-şâhid ale’l-gâib metodunu kullanmış ve ilahi sı- fatları bu metotla açıklamaya çalışmışlardır. Ahirete iman da gayb alanıyla ilgilidir. Ahiretle ilgili pek çok vahiy bilgisi (doğru haber) bulunmaktadır. Ancak ahiret şartları bu dünyadan farklı olduğu için orasıyla ilgili vahyin anlatımlarının anlaşılır hale getirilmesi gerekmektedir. Bu bakımdan Mâtürîdî’nin adı geçen metodu gayb alanı olan ahiretteki ödül ve cezanın mahi- yetini anlama hususunda nasıl kullandığı ilgi çekici bir durumdur. Mâtürîdî, ahiretteki özel- likle ödül ve cezadan bahseden ayetleri kimi zaman gerçek anlamlarıyla anlamış, bazen de bu ayetlere farklı anlamlar yüklemiştir. Bu kapsamda ahiret ahvaline dair ayetleri ele alırken bunların hangi anlamlara gelebileceği ile ilgili ihtimalleri sıralamış, bunların içinde delâletü’ş- şâhid ale’l-gâibe dayanan yorumları da yer almıştır. Böylece Mâtürîdî, gayb alanı olan ahireti, insanın dünyadaki tecrübelerine dayanarak anlaşılır hale getirmeye çalışmıştır. Mâtürîdî’ye göre aklın ahireti anlamada da fonksiyonu vardır. Akıl duyu alanından duyu ötesine geçerek bize o alanla ilgili bilgi verebilecek kapasiteye sahiptir. Algılayıp anlayabildiklerimizi dayanak yapan aklımız, kendini aşıp anlamaktan aciz kaldığı hususlarla ilgili istidlâlde bulunabilir. Âhi- rette kullara verilecek olan ödül ve cezayı anlayabilmek için dünya lezzetlerinin ve eziyetle- rinin bilinmesi de böyledir. Bunun yanında o, bu tür ayetlerdeki anlatımların daha iyi anlaşıl- ması için insanların dünya hayatından bildikleri olay, durum, özellik vs.den (şâhid) hareketle de çıkarımlarda bulunmaktadır ki çalışmamız açısından bu hayli dikkat çekici bir durumdur. Bu bağlamda o, pek çok ayeti anlamlandırırken şehâdet âleminin ahiret âlemine benzer yön- lerini temele almaktadır. Ahiretin dünya hayatına benzerliklerini daha çok insan tabiatı, Arap- ların ödül ve ceza algısı, insanların renk ve yön algıları özerinden anlatır. Bunlara ilave olarak haber yoluyla öğrenmemize rağmen müşahede bilgisine yükselmiş bilgilerimizi esas alır ve bu esaslar üzerine ahirete yönelik ilahi anlatımları değerlendirir. Çünkü ahiret, dünya haya- tında bilinen, görülen, yaşanılan, tecrübesine sahip olunan şeyler sayesinde anlaşılabilir. Mâtürîdî, dünya ve ahiretin benzerliği yanında ahiretin dünyadan farklı yönlerini de vurgular ve bu farklılıkları istidlâllerine dayanak olarak kullanır. Çalışmamız, Mâtürîdî’nin ahiretteki ödül ve cezanın mahiyetini açıklarken insanın dünya hayatından bildiği şeyleri nasıl delil ge-tirdiğini anlamaya yöneliktir. Bu kapsamda yorumlama, karşılaştırma, kavram analizi, litera- tür taraması gibi yöntemler kullanılmış, çalışma Mâtürîdî’nin Te’vilat ve Kitâbü’t-Tevhid ki- taplarıyla sınırlı tutulmuştur.
Anahtar Kelimeler
Makale Türü Özgün Makale
Makale Alt Türü SCOPUS dergilerinde yayımlanan tam makale
Dergi Adı Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi
Dergi ISSN 2528-9861
Dergi Tarandığı Indeksler Scopus
Makale Dili Türkçe
Basım Tarihi 12-2021
Cilt No 25
Sayı 2
Sayfalar 875 / 892
Doi Numarası 10.18505/cuid.961356
Makale Linki https://dergipark.org.tr/en/pub/cuid/issue/66214/961356