Yazarlar |
Hasan KARAKÖSE
Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi, Türkiye |
Özet |
Makalede Ahîliğin bazı özellikleri, Osmanlı Devleti'nin kuruluşunda ve Balkanlar'a geçmesi sırasında ahîlerin destekleri anlatılmıştır. Ayrıca Ahîliğin Balkanlar'a yerleşmesi ve yayılması incelenmiştir. Araştırma konumuz Orta Çağ'da Anadolu ve Balkanlar'da esnaf teşkilâtı, gençlerin zanaat sahibi olması, askerî alanlar gibi pek çok sahada etkin olan ahîlik ve bu teşkilâtın Balkanlara geçiş yollarını tespit etmektir. Ahîler, şehir ve köylerde memleketin imar ve iskânını, dinî propagandaları yürütmeyi görev bilmişlerdir. Derviş sıfatlı bu insanlar uclara veya korunması gereken boş yerlere gelip yerleşmişler ve buraları bir köy, bir kültür merkezi haline dönüştürmüşlerdir. Osmanlı'nın kuruluş yıllarında Batı Anadolu'daki beyliklerin Bizans topraklarındaki fetihleri, sınır bölgelerinde Türk vakıflarının kurulmasına yardımcı olmuştur. Osmanlıların Rumeli'ye yerleşmesi hem Osmanlı tarihi açısından hem de Avrupa tarihi açısından önemlidir. Türkler Rumeli'ye geçmeseydi, Osmanlı'nın Balkanlar tarihi olmayacak ve Osmanlı Devleti öteki Türkmen beylikleri gibi küçük bir devlet olarak kalacaklardı. Osmanlıların fethetmiş oldukları bölgelerde uyguladıkları iskân sistemi dervişler ve öncü birlikler tarafından gerçekleştirildi. Bunların genellikle görevleri, boş toprak bulmak, kendilerine yer ve yurt yapmaktı. Ahîlerin ve dervişlerin iskân faaliyetleri sonucunda Balkanlar'da İslâmiyet yayıldı. Özellikle uç bölgelerdeki ahîler, toprakların genişlemesinde, İslamlaşmada etkin görevler üstlendiler. Bu bakımdan Balkanlar'ın İslamlaşmasında derviş gruplarının ve ahîlerin oynadığı rol son derece önemlidir. Düzenli ve teşkilâtlı ordularla birlikte veya onlardan önce fetih hareketlerine çıkan bu organize gruplar, kendileri için elverişli mıntıkalara yerleşir, örnek yaşayışları ile karşı tarafı mânen fethederlerdi. Diğer taraftan Osmanlı padişahları Balkanlar'daki fetihlerde, ahî şeyhleri ile yakın temas halinde olurlardı. Ahî teşkilatları köylere kadar uzandıklarından, ticarette hâkim olmanın yanı sıra, kazanılan gelirlerle sosyal yardımlaşma müesseselerini kurarlardı. Bu esnada bir taraftan Balkanlar'da Osmanlı Devleti gelişmesini sürdürürken, diğer taraftan sivil ve askerî kurumlar, ahîlik gibi sivil ve dinî örgütler yerleşmelerini sağlamış olurdu. |
Anahtar Kelimeler |
Makale Türü | Özgün Makale |
Makale Alt Türü | SCOPUS dergilerinde yayımlanan tam makale |
Dergi Adı | Türk Kültürü ve Hacı Bektâşı Velî Araştırma Dergisi |
Dergi ISSN | 2147-9895 |
Dergi Tarandığı Indeksler | EBSCO, SCOPUS, MLA, DOAJ, OAJI ve TÜBİTAK/ULAKBİM |
Makale Dili | Türkçe |
Basım Tarihi | 06-2017 |
Sayı | 82 |
Sayfalar | 91 / 106 |