img
Türkiye’xxdeki Söğüt TürlerininMoleküler Filogenetiği ve Ekonomik Açıdan Önemli Olan Türlerin (Salix alba ve Salixexcelsa ) Islahına Yönelik Gen Kaynaklarının Karakterizasyonu
Proje Ekibi
Dr. Öğr. Üyesi Funda ÖZDEMİR DEĞİRMENCİ
Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi, Türkiye
Projedeki Rolü: Bursiyer
Proje Türü (Ulusal) TÜBA ve TÜBİTAK Destekli Proje
Proje No -
Proje Konusu ÖZETÜlkemizde doğal olarak 27 Salix türü yayılış göstermekte, teşhisinde problemler bulunmaktadır. İlk iş paketi kapsamında Türkiye’deki söğüt türleri arasındaki genetik ilişkiyi belirlemek için, kloroplast genomunun matK, rbcL ve tRNA ile çekirdek genomundaki rDNA ITS bölgelerinin DNA dizileri çoğaltılarak, analiz edilmiştir. Hem kloroplast hem de çekirdek verilerine göre Türkiye Söğütleri monofiletik yapıda olup filogenetik ağaçta, iki ana grupta (Altcins Salix ve Vetrix) toplanmaktadır. S. pentandroides, S.babylonica ve S.acmophylla (Altcins Salix), S.elbursensis ve S.amplexicaulis (Alt cins Vetrix) en uzak türler olarak bulunmuştur. İki ağaçtaki türlerin konum farkları kloroplast paylaşımı ve introgresif melezlenme sonucunda oluşmuştur. Morfolojik olarak iki farklı tür olarak ifade edilen S.alba ve S.excelsa’ nın moleküler olarak ayrımı için ilave iş paketinde, iki tür için moleküler düzeyde ayrım yapılamamıştır. S.alba/ S. excelsa kompleksi olarak örneklenen 10 nehirden toplanan tüm popülasyonlar, moleküler türleşme devam ettiği için S.alba popülasyonları olarak kabul edilmiştir.İkinci iş paketinde Türkiye’ de doğal olarak yetişen ve ekonomik öneme sahip Salix alba’nın gen kaynaklarının belirlenmesi amacıyla, 10 farklı nehir havzasından, toplam 23 farklı popülasyon, 15 farklı çekirdek SSR belirteçi ile taranmıştır. Genetik yapılaşma analizi sonuçlarına göre birbirinden farklı 3 genetik gruba (K=3) yerleştirilmiştir. Bu 3 ana grubu yüksek yüzde ile temsil eden nehirler sırasıyla 1. grubu Göksu ve Kızılırmak, 2. grubu Ceyhan-Seyhan-Fırat ve ve 3. grubu ise Susurluk ve Çoruh Nehir’lerini temsil eden genotipler oluşturmuşlardır. Çalışılan 10 nehir sistemindeki S. alba popülasyonları genetik benzerlik bakımından iki ana grupta toplanmış olup, Anadolu Çaprazı’nın etkisi bariz bir şekilde görülmektedir. Uzun ve daha farklı habitatları içinde bulunduran nehirler hariç (Kızılırmak ve Göksu), bütün nehirlerde genetik çeşitlilik daha düşük ve populasyon içinde akrabalık derecesi ise daha yüksek bulunmuştur. Örneklenen nehirlerde doğal ekosistemlerin çoğunun yok olduğu veya parçalandığı görülmüştür. Nehir ekosistemlerinde kontrol edici görevi olan önemli türlerin (Türkiye durumunda S. alba) gen kaynaklarının koruma programlarının acilen oluşturulması ve bozulmuş nehir ekosistemlerinin restorasyonunda kullanılması gerekmektedir.
Proje Durumu Tamamlandı
Başlangıç Tarihi 01-04-2014
Bitiş Tarihi 01-04-2017
BM Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları

Paylaş